
“Crazy About Her”
“Aşk’ı bulduğunda hissedersin.” İspanyol bir yapım olan bu film psikiyatri servisinde geçen oldukça naif bir aşk hikayesini anlatıyor. Ve gerçek sevgi’nin her şeyin önüne geçip iyileştirebileceğini bir kez daha hatırlatıyor. “Sevmek” işini kadere bırakmak istemeyen ve hayatının kadınını bulduğunu düşününce onun peşini bırakmayan Adri’nin hikayesi.

“Pretty Woman”
Bu filmi henüz izlememiş olan olduğunu sanmıyorum ama çok eski bir film olduğu için henüz izlemeyenler için ya da yeniden izlemek isteyenler için bir hatırlatma olsun. Ben ne zaman denk gelsem yeniden hiç sıkılmadan izliyorum yapımın üstünden 32 yıl geçmiş olmasına rağmen çok gerçekci duygularla donatılmış ve samimi bir film. Hayat kadını olan bir kadının hayatı bir iş adamıyla tanışınca değişiyor. Ve aldıkları kararla birlikte aşkları filizlenir. Kesinlikle izlemelisiniz asla pişman olmayacaksınız.

“Holidate”
İki yabancı insanın tatillerini yalnız geçirmekten bıkmaları üzerine 1 yıl boyunca tüm tatillerini birbirlerine geçirmeye karar vermeleriyle filmin hikayesi açılmaya başlıyor. Zaman geçtikçe birbirlerine alışıp, bağlanmaya başlayan iki gencin ara ara kendi duygularıyla savaş verdiklerini bazen de yenik düştüklerini görüyoruz. “Gerçek aşktan kaçamazsın” dedirten türden çok tatlı bir romantik komedi.

“Set It Up”
İki asistanın hayatı patronları yüzünden tam bir keşmekeştir. Muhabbetleri sonucunda patronlarının işkolikliklerinin aşkı bulunca belki bir nebze de olsa azalayacağını ve kendilerinin de hayatlarını yaşayabileceklerini düşünürler. ” İki insana birbirlerine aşık olduklarını söylersen, olurlar” filmin yarattığı hisleri yansıtan bir cümle bana göre. Gözünün önündeki aşkı bazen görmekte zorlananlar için kendilerinden bir parça bulabilecekleri türden bir film.

“Acı Tatlı Ekşi”
Özge özpirinçci ve Buğra Gülsoy’un uyumları karşısında söylenebilecek pek de bir şey yok açıkcası. Aşkı zamana bırakmamak gerektiğini en güzel şekilde anlatan yapımlardan biri. Biz ne plan yaparsak yapalım hayatın bizim için kendi planları oluyor her zaman. Zamanında sevgililerken evlenmek istemeyen Duygu’nun Murat’ın teklifini reddetmesiyle başlayan acı ama tatlı bir aşk hikayesi. Birbirlerine 5 yıl sonra hala bekarlarsa evleneceklerine söz verirler 5 yıl geçtiğinde ise her şey çok farklı görünür. Yarım kalan aşklar hep bir yerlerde yeniden filizlenmeyi bekleyen çiçektir. Aşktan vazgeçmeyenlere, aşkın gücünü hatırlamak isteyenler için..

“Bir Aşk İki Hayat”
“İyiki ordaymışım dediğiniz ya da keşke orda olsaydım dediğiniz kaç an vardır? ” hayatın içinde bulunduğunuz anlardan oluştuğunu bir kez daha hatırlatan yapımlardan biri. İki ayrı kararın birbirinden çok farklı sonuçlar doğurabileceği o kadar iyi yansıtılmış ki izleyiciyi derinden etkiliyor. Bergüzar Korel ve Engin Akyürek partnerliği ise seyir zevkini daha da arttırmış. Her neden farklı bir sonuç doğurabiliyorken her sonuç da farklı bir nedene bağlanıyor bu döngü içinden tabiki aşk da eksik olmuyor. Güzel bir aşk hikayesi arayanlar ama yanında bir parça da hüzün olsun diyenler için izlenmesi gereken bir film.

“One Day”
İki insanın aşklarını zamana bırakmaları hakkında bir yapım. “En yakın arkadaşını kaybetmek pahasına da olsa duygularında açık olabilir miydin ?” Bir zamanlar sevdiğin bir insandan her ne kadar iyi bir şekilde ayrılırsan ayrıl o insan bir noktada sana yabancılaşıyor. Tam bu konuda karakterlerimiz mantıkları ve duyguları arasında kalıyorlar. Fakat aşk’ ı geciktirmeden yaşamalı doyasıya zaman bırakmadan. Aşkın zamansız ve sonsuz bir döngüde asla yok olmayacağını düşünenler için..

“Hayatım Yalan! “
Bu romantik komedi filminde komedi filmlerinin aranılan ismi Adam Sandler ve Jennifer Aniston yer alıyor. Kurgulanmış bir aşk üzerine yalan ilişki sergileyen ikili bir noktadan sonra kendi duygularıyla yüzleşiyor. Aşkı en yakınında aramayıp uzaklarda arayanların hikayesi.. Ve bu hawaii tatili şanslarını kullanmak için bir fırsat olur. Anlatılan bu trajikomik hikaye izleyiciye keyifli anlar yaşatacak.

“Love,Rosie”
“Sevdiklerini kadere bırakamazsın” tezinin biraz olsun dışına çıkmış bir yapım. Sevgili olursak arkadaşlığımız bozulur korkusuysa ikili birbirine karşı atak yapamıyor ve böylece zaman geçiyor gerek zaman gerekse korkuları yüzünden de hayat onları başka yerlere savuruyor. Aşkın gücünü bir kez daha hatırlatan bu yapım oldukça romantik ve duygusal. Mutlaka izleyin.

“Karışık Kaset”
Bazı şarkıların üstünden yıllar geçse bile eskimeyeceğini bazı insanların ise ömür geçse de senden gitmeyeceğini hatırlatan bir yapım. Aşkları çok uzun bir süreç içinde asla kaybolmayan Ulaş ve İrem’in hikayesi. Şarkılar ise gerçekten çok iyi seçilmiş. Özge Özpirinçci ve Sarp Apak’ın uyumları ise filmi daha tercih edilir kılıyor. Her ne kadar sonu tahmin edilebilir olsa da keyifle izlenecek türden sürükleyici bir yapım.

”The Marriage App”
Arjantin yapımı olan bu film oldukça eğlenceli ve farklı olmuş. “Equilibrium” adı verilen bir program ile evliliklerini kurtarmaya karar veren bir ciftin hikayesi anlatılıyor. Bu program kişilere saat takarak birbirlerine karşı yaptıkları her iyi ya da kötü davranış veya sözü puanlıyor. Bu puanları da kendin için yapmak istediğim bir şey için sonradan partnerine sunabiliyorsun. Bir süre sonra bu bir yarışa dönüyor ve izleyiciye “kendi istediğin için ne kadar ileriye gidebilirsin? ” sorusunu da sorduruyor. Fakat unutulan ve hesaplanamayan şey seni seviyorum demenin tek bir yolu olmadığı gibi bunun bizde yarattığı hissin asla puanlanamayacağı.. Peki siz sevdiğiniz insan için 500 puan alma karşılığı ile ne yapardınız?

“Something from Tiffany’s”
Tamamen rastlantı sonucu başlayan bir aşk hikayesi.. Kader’e olan inancınızı sorgulatacak ve bazı olayların gerçekten de olması gerektiği zamanda olacağına ya da olmayacağına inandıran sıcak ve samimi bir yapım. Bazı hisler siz daha farketmeden gelişir, olgunlaşır ve de büyür kendinizi ansızın ona çekilirken bulursunuz. Bu ikili arasındaki aşkın kendi yolunu bulmaya çalışırken yanlış insanlar, komik tesadüfler ve küçük pembe yalanlar ile olan mücadelesini izlemek oldukça keyifli. İyi seyirler..

“Cennete bilet”
Julia Roberts ve George Clooney’ i buluşturan bu film kızları için mücadele eden iki eski karı kocayı anlatıyor. Kızlarını geleceğini bir adam uğruna mahvetmesin diye ikna etmek için Bali’ye giden ikili aslında aşkın nasıl büyük bir güç olduğunu ve getirdiği mutluluğun her şeyin önüne geçtiğini de tekrardan hatırlatıyor. Saf ve içten aile bağları, tüm farklılıklara rağmen yarattığı birleştirici etki güzel bir şekilde yansıtılmış. İyi seyirler..

“Love Divided”
Aşkın görünen değil de hissedilebilen bir şey olduğunu bir kez daha hatırlatan tatlı bir yapım. İkilinin uyumu izlerken seyirciye de geçiyor. Farklı evlerde yaşayıp bu denli birbirini duyabilmek korkutucu gibi gelse de bazen şaşırtıcı sonuçlar verebiliyormuş. Aynı durumda olsak ne yapardık sorusunu da barındırıyor tabii ki içerisinde. Yüzünüzde bir tebessüm oluşturacak güzel bir film izlemediysen hemen bir kahve alıp izlemenin tam zamanı..